17 Ekim 2013 Perşembe

orkun: dananın büyük ortağı



geçtiğimiz bölüm artık tam olarak medcezir'in iskeleti oturdu. yaman'ın misafir köşkündeki yeri kesinleşti, faruk'un durumu su yüzüne çıktı, olaylar olaylar başladı. bütün bunlar olurken medcezir de resmi olarak dananın büyük pay alan ortağı açıkladı: orkun.
''sen git kendi aç karnını doyur'', ''haydi bir şarkı söyle de işimiz erken bitsin'' ve ''gider mi o hiç?'' sözleriyle gönüllerde taht kurdu geçtiğimiz bölüm. babasının karşısında sus pus olması ve böcek hale'nin babasının faruk'u yumrukladığı sahnede annesiyle babasını alıp kaçması filan mükemmeldi. hele mira'ya annesinin kafasını sallayarak ''rezillik'' dediğini söylemesi, o kafa sallama ayrıntısını vermesi kusursuzdu. şu bölüm sonundaki sinir patlaması ve arabayı nerelere süreceğini bilememe durumu belirli bir yere bağlansın ama. hele bir trans anı mı yaşadı dua mı etti bilemedim ama bir sahne vardı o çok deliydi. ondan daha olsun istiyoruz. orkun'un ailesine ise tam puan verdim. nasıl soğuk nasıl kibirlerinden yanlarına yaklaşılmıyor belli değil. ha bu arada orkun'un babası merhamet'te doktorluk yapıyor haberiniz olsun.




medcezir'in bir başka bonusu kesinlikle eylül. gerçek gerçek eylül'ün olayları başlamadı daha ancak etrafındaki mean girlleri olsun, mira'nın arkasından konuşturmaması olsun çok bebek çok harikalık. çantalarını yıkatırken minik bir blair waldorf-dorota ilişkisi kokusu aldım, o da çok hoşuma gitti. mert-eylül olayına gelirsek ise sevdiriyorlar ama olmuyor. uzun vadede nasıl olur bilemem ama tabii ki.. daha önce belli ettiğimi düşünüyorum ancak yüksek sesli söylemenin vakti geldi: eylül-orkun istiyoruz. bu arada fatma'nın eli'nin olduğu çanta tam eylüllük. başarılı olmuş.



yaman ile mira'ya gelirsek de artık beklemek istemiyoruz. zaten galiba önümüzdeki bölüm mira atağa geçiyor. iyi de yapıyor. yaman öyle bir gösterip bir çekip kendine deli divane edecek kızı anladık zaten.
yaman'ın ailesinin ilk bölümden gözükmesinin, yabancı dizileri bize uyarlarken yaşadığımız konuk oyuncuya ısınamama durumunu çözdüğünü söylemiştim. ancak yaman'ın annesi neden hala var hiç düşündünüz mü? tamam yerli dizilerde en sevdiğim ''artık sana emanet'' tarzı bir sahne yaşadı ender ile ama tek sebebi bu olamaz diye düşündüm ve hemen cevabı buldum: yerli dizilerde fakirler zenginlerin zengin olduğunu anlayalım diye var. genelde dizilerimizde fakirler boğaz manzaralı müstakil evlerde otururlar. e zenginlerde genelde boğaz manzaralı yerlerde oturduğu için biz onları fakirlerden ayırmak için etrafta sürekli fakir olduğu vurgulanan insanlar görmeliyiz. bir de annesinin yaman'ın babasını öldürmüş olması üzdü beni. şimdi herkülyaman'ın babası olarak görmeyecek miyiz? bu arada dizilerde fakirlerin anneleri hep katil. yeni bir ekol doğdu resmen.
mira'nın ailesine gelirsek ise faruk'un bu mafya filan durumları çok uzadı. hele hele o hırto hırto adamlar.. ben hatırlamıyorum o.c.'de böyle tiplerin olup olmadığını. dakika farkından çıkmış olabilir. bunun dışında sude'yi biraz daha karizma istiyoruz ve beren, seni sevmiyorum ama eğlenceli olduğunu reddedemem bu yüzden tam gaz devam. mira unutulmaz repliğinin bir kısmını söyledi bu arada: ''ben bir hırsızın kızıyım''. aslı ''ben bir hırsızın ve şıllığın kızıyım''dı ama olsun.
son olarak yine teknik konulara değineceğim. bir samsung galaxy s3 beyaz ortalıklarda dolaşıyor. bir eylül'de bir orkun'da... yeni bölümde de fragmandan gördüğüm kadarıyla mira'da. ama normal zamanda mira i phone 5, eylül i phone 4s, orkun ise galaxy s3 siyah kullanıyor. şimdi şöyle bir durum var: bu üçünden hiçbirisi galaxy s3 kullanmaz. mira i phone 5 siyah kullanır, eylül i phone 5 beyaz kullanır (i phone 4 eylül için asla olmaz) ve orkun ise beyaz, klavyeli bir blackberry kullanır. galaxy s3'ü mert kullanır.
karaktere göre smartphone kullanımı analizimle yazımı noktalıyorum.
iyi bayramlar...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder