eveet kuzey güney in sezon finalinden sonra diyebilirim ki dizinin adı sadece kuzey günlükleri olmalıymış. kuzey ile nasıl bir karakter yaratıldıysa güney ile o kadar oynanmamış. kuzey her mimiği ile düşünülmüşken, güney hikayesinin yan karakterlerinin sempatikliğine rağmen dizinin isim babası olmayı hak etmemiş durumda. anne-babalarını ele alırsak ise sami tekinoğlu gayet sıkıcı başarısız ve tipik bir hale bürünmüşken handan tekinoğlu her mimiği ile olduğu sahneye imzasını atan bir karakter olmuş. handan hanımın evin içinde bir ev hayvanı gibi tıkır tıkır dolaşmasını yerim ben. çok tatlı, çok karikatürize.
senarist ablalarımız resmen inandıkları cemre karakterine dizinin ilk başında yapılan haksızlığın intikamını almaktadır dostlarım. iyi de yapmaktadırlar. cemre gittikçe daha çok her şeyin ortasına yerleşmektedir. güney ile banu'nun balayına gölge düşürmüş ve sonunda zeynep iticisini bile yoldan çıkarmıştır. ayrıca barış ile olan münasebetinin mükemmelliğinden bahsetmiyorum bile. bu arada güney'in evinde unuttuğu yüzükteki göndermeyi fark etmedim sanmayın. o yüzük bihter'imin meşhur siyah beyaz kolyesi ile benzer ayrıntılar taşımakta. ikisi de siyah beyaz ve yuvarlak şekilliydi. cemre, bir önceki bölümde hem kuzey ile hem de güney ile hesaplaşmalarını yaptığına göre ve barışta onu istediğini kanıtlayacağını söylediğine göre cemre bir an önce banuya öldürücü darbeyi indirsin. gülten hanım ile ilgili konuşmayacağım, söze ne hacet. kaşını kaldırsa alkış kopar.
yemi yuttuk mu sayın seyirciler? tabii ki yutmadık. simay'ın ferhat'ın yanında kuzey'e dalaşıp aslında ferhat'ın kuyusunu kazdığını hepimiz biliyoruz. şermin koflu'nun yanına gitti. ferhat'ın gizli dosyalarını filan karıştırdı. üstelik üç tane ayağın olduğu bir resim buldu. biri kadın ayağı, diğeri erkek ağayı ortadaki de çocuk ayağı idi. büyük ihtimalle ferhat'ın bir çocuğu var ama hadi bakalım tam gaz simay. ferhat, tekinoğullarının bildiği gibi senin ikiyüzlülüğünü bilmiyor daha aşkım. bu arada simay temsil ettiği karakter bakımından senarist ablalarımızın özel olarak yapılandırdığı bir karakter türünü temsil ediyor. en üst seviyedekinden en alt seviyedekine doğru sayarsak bunlar: firdevs yöreoğlu-ferhunde tekin-mukaddes ketenci-simay tekinoğlu dur.
ve final.. ali ye üzüldük mü üzüldük. ama ben cemre'nin kuzey'in kendisine mesaj atmadığını öğrendiği sahnede daha çok etkilendim. yüzündeki şey hayal kırıklığının ta kendisiydi. neyse ali için en çok demet'e üzülüyorum. demet'i sevmiştim ben. ali de iyiydi aslında. gitmesi bir eksiklik yaratacak. üzüldüğüm diğer bir konu da ferhat olayının ali'nin ölümü ile ikinci sezona uzaması. benim için ferhat fazla büyütülen mustafa nalçalı, anlamsız kini olan bir hilmi önal. neyse ali ile ilgili bir diğer konu senarist ablalarımızın en acıklı yerde komik olduğunu düşündükleri karakter mottolarını söyletmeleri. behlül'ün bihter'in mezarı başında behlül kaçar demesi gibi ali de ölürken tabee lan demiştir. ama bu sefer behlül'ünki gibi itici olmamıştır bence (iyi ki bihterime kendini vurmadan önce adnan şerefsizi behlül'e sen benim oğlumdun dediğinde 'ama ne' dedirtmediler de kime ne dedirtirlerse dedirtsinler).
uzun lafın kısası kuzey güney her sahnesi ile doyuran bir sezon finali yapmıştır. profesyonel olarak düşününce ali'nin ölmesi en mantıklısıydı. diğer ihtimallerden zeynep ölseydi kuzey'in bile umru olmaz, cemre ölseydi dizi çok büyük kan ve izleyici kitlesi kaybeder ve güney ölse idi buğra gülsoy'un sezon finallerinde ölen karakter olma takıntısı olduğunu düşünecektik. neyse kuzey güney iyi kapattı. bakalım nasıl açacak?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder