1 Şubat 2013 Cuma

3-2-1, glee 4.sezon



vee evet bütün buhranlarımı atlatıp glee 4.sezona başladım. sandığım kadar kötü olmadı. yine bir burukluk oldu tabii. glee'nin her birinin kendi bölüm hikayeleri ile atmosferi yoğunlaştıran ana karakterlerinin çok gözükmediği, yavaş yavaş çıktıkları bir ilk üç bölümdü. bu yüzden yeterli tatmini vermedi. o eski herkesin bir arada olduğu zamanlardaki kargaşayı sevdiğim için dizi bana biraz ağırlaşmış gibi geldi.
4.sezonun ilk 3 bölümü hakkındaki yazıma başlarken o en çok korktuğum şeyin olmadığını söylemeliyim. açıkçası glee'nin çoğu yıldız karakteri mckinleyden gidince okul sahnelerinin gereksiz olacağını düşünmüştüm. ancak dediğim gibi korktuğum şey başıma gelmedi. tabii ki okuldaki eksikler, eski takımın üyelerinin olmaması iyi değil ancak hepsinin kendi yoluna gitmesi gerekiyordu. ve mckinley'de hayatın devam ettiğini bilmek güzel. unigue, vocal adrenalineden ayrılıp new directionsa katıldığı için çok memnunum. tabii doğal olarak okulunu da değiştirip mckinley'e geldi. zaten herhalde mckinley'in bir tek trans öğrencisi olmamıştı. joe ile en çok özlediğim insanlardan olan sugar motto da glee kulübüne devam. becky zaten baş tacı. dördüncü tabaka üyelerden sonra artie ve tinaya bakarsak; artie tampon görevindeki karakterini değiştirmemiş, tina'nın çömezlerden bir asistanı olsa da bence hala gereksiz. sam ve brittany ise sugar motta ile birlikte benim okulda kalan gözdelerimden. bence sam-brittany güzel olmuş, tuttum bu ilişkiyi. lannister ve targaryen sarılarından sonra yeni bir sarı türü literatüre girebilir. ve sam'i buradan tebrik ediyorum. sam, brittany ile olası ilişkisinin flörtlerini yaparak the unholy trinity'i(quinn fabray-santana lopez-brittany pierce) tamamlamış oluyorsun. en sona da hala hoşlanmadığım blaine'i bıraktım. üzgünüm her bölüm milyonlarca şarkı söylemesine ve sürekli ön plana çıkarılmasına rağmen onu sevemiyorum. bana itici geliyor.
mercedes neler yapıyor bilinmez, aşkım santanayı sadece skypeta gördük. ortalarda dansı ile büyülemeyen biri olmadığına göre mike chang de yok. puck ile finn'i de bir sahnede gördük sadece. rachel ve kurt glee'nin vazgeçilmezleri olarak tabii ki varlardı.

ve şimdi yenilere bakalım;

new rachel: marley rose



racheldan daha iticisi olabilir mi diye düşünüyordum ve düşünmez olaydım, varmış. üstelik rachel'ın geçen üç sezondaki tek eğlenceli yönü olan kötü karakterine de sahip değil. aşırı iyi filan. hiç çekilesi değil hiç. beni irrite etmesine rağmen içimde en azından rachel'a karşı sevgi vardı. marley'i sevemedim gitti. üstelik glee de bütün lise klişelerini farklı biçimlerde kullanan senaristler marley içinde en arabeskini kullanmışlar, yemekhanede yemek veren kadını bunun annesi yapmışlar ve kız utanmasın diye kimse bilmemiş. ama dediğim gibi klişeleri farklı kullandıkları için hemencecik ortaya çıktı bu olayda.

new puck: jake puckerman

  

bak bu fena değildi. puck'ın yarım kardeşi olmasından dolayı ona çabuk ısındım diyebiliriz. kan çekmesi gibi bir şey yani. puck ile ilk buluşmalarında ise titreyerek ağladım. kayıp akraba buluşmaları beni derinden etkiler. müge anlı rocks!

new quinn fabray: kitty wilde


işte bu kötünün en kötüsü. belki o iyilik kisvesi altında sinsilikten kıvranan marley bile new rachel olabilir ama bu kız kesinlikle new quinn fabray olamaz. bir kere kısa ve çirkin. üstelik takoz gibi bacakları var. ama var ya bu kız bu çirkinlikle iyi olsa hiç çekilmezdi.

new finn hudson ise biraz sam evans serpiştirilmiş olarak yakında gelecek(zaten finn ve sam özlerinde literatürdeki golden boy karakterinin farklı formları).

veee bonuslar;

brody weston


rachel'ın galiba jesse st. jamesten sonraki ikinci başarısı olacak. gerçi ben neden rachel'ın peşinden koştuğunu anlamadım. belki eşcinseldir ve bunu açıklamak için rachel ile olan ilişkisini kullanmak istiyordur. sonuçta rachel kadınlardan soğumak için iyi bir sebep. finn de eşcinsel olmadı ama kadınlardan en uzak yere kaçtı. racheldan kurtulmak için orduya katılmıştı hatırlarsınız. neyse finn'in tam işin ortasında dönüşü diyorum başkada bir şey demiyorum. bu arada brody şunu bilsen iyi olur buralarda yuva yıkanın yuvası olmaz.


cassandra july/kate hudson


ilk görüşte aşka yeniden inandım. yeniden diyorum çünkü ben genel olarak ilk görüşte aşık olurum. cassandra ise tam anlamıyla bütün mükemmel özelliklere sahip. alkolik, seksi, takıntılı, sönmüş bir yıldız, acımasız, bad cop... ve cassandrayla birlikte rachel'ın hayatı da renklendi. cassandra ve rachel'ın tatlı-sert çekişmesi klasik ama etkili. hırsla yükselmeye çalışan insanları severim. ama tabii rachel'ın hikayelerinin eğlenceli gelmesinin bir başka sebebi daha var, bunu son kısma bırakıyorum. gizli ilişkiler konusunda iyi koku alma yeteneğim sayesinde cassandra'nın brody'e, rachel ile brody'nin dans eşi olmaları üzerine verdiği tepkilerden bir ilişki varlığı sezdim. 

isabelle wright(sarah jessica parker)


ilk görüşte aşka tekrar inandığım dakikalardan biri de, vogue.com da kurt'ün isabelle ile tanıştığı sahnelerdi. kurt'ün yükselişinin daha çok zevk vermesi için biraz daha engebeli olmasını isterdim. ancak yeni bir bad copımız varken isabelle good cop olmalı kesinlikle. üstelik gerçi kurt her zaman rachel'a göre daha şanslıydı. kurt sırtındaki blaine yükünden kurtulunca daha da yükselecek eminim. her şeyin en iyisini hak ediyor zaten. neyse rachel ve kurt için yeni hayatları işte şimdi tam olarak sex and the city.



aslında bu yazıda hüngür hüngür kalbimin sahibi quinn fabrayden bahsetmem gerekiyordu. fark ettiyseniz gerekli durumlar dışında ondan bahsetmedim. finali onunla yapmak istedim. quinn fabray çok özleniyorsun. senin büyüleyici tavırların ve seksi-utangaç sesin olmadan ne yapacağız bilmiyorum. senin dışında ilk üç bölümde gözükmeyen herkes geri gelecek ama sen glee'nin bu sezon regular castında yer almıyorsun. şuan için sadece bir bölüm geleceksin gibi gözüküyor. ama şu da bir gerçek en mükemmel olan yuvadan en erken uçandır.
rachel'ın öykülerini daha çok sevmemin sebebi de quinn fabray'in gölgesinde olmaması artık. yapımcılar da dianna agron da gleeden istediklerini aldılar. yapımcılar quinn fabray'in önü açık öyküsünden sonuna kadar yararlandılar, dianna agron ise glee sayesinde protagonist oldu. rachel yani lea michele ise hep karakter oyuncusu olarak kalacak. bu gerçeklerin yanında quinn fabray, sensiz ben nefes alamam!

glee yazıları için yeni bir köşemiz var. bundan sonra her bir bölümün en iyi coverını seçip sizinle paylaşacağım.  bu yazım sezonun ilk üç bölümüyle ilgili olduğun için birden fazla şarkı paylaşacağım.

1.bölümün en iyisi: cassandra july ve NYADA öğrecilerinden, americano/dance again karışımı.




2.bölümün en iyisi: brittany ve cheeriolardan geliyor: hold it against me



3. bölümün hitleri iki tane:
ilki isabelle wright, kurt hummel ve rachel berryden the way you look tonight/you're never fully dressed without a smile karışımı



ikincisi brittany pierce ve sam evanstan celebrity skin






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder